27 Aralık 2012 Perşembe

Oda Termostatı


Hangi şehirde, hangi iklimde olursa olsun bir evin en büyük enerji kullanımı dolayısıyla fatura tutarı iklimlendirme uygulamalarında olmaktadır. Bu iklimlendirme uygulamalarında ise ilk sırayı ısıtma işlemi almaktadır. Enerjinin bu kadar değerli olduğu günümüzde özellikle doğalgaz gibi kaliteli bir yakıt ve ileri teknoloji kombiler mutlaka doğru çalışan bir oda termostatı ile desteklenmelidir.

Peki nedir bu termostatlar ve ne iş yaparlar? 
Termostatlar bulundukların ortamın sıcaklığı ölçerek sizin ayarladığınız konfor şartlarına göre ortamın sıcaklığını korumaya yarayan bir cihazdır. Genel olarak ölçtükleri sıcaklık verilerini kombiye göndererek bilgilerin değerlendirilmesini ve kombinin çalışıp duracağı zamanın belirlenmesini sağlarlar. Bu nedenle oda termostatını taktığınız odayı iyi seçmelisiniz. Örneğin ısıtma tesisatınızda boruların en son ulaştığı odalar genelde diğer odalara göre az ısınır. Eğer termostatı bu odaya takarsanız diğer odalara göre belki 1 dereceye kadar düşük olan sıcaklığı ölçecek ve kombinin ateşleme yapmasını isteyecektir bu durumda ısıtma borularının ilk durakları olan odalar normalden daha fazla ısınacaktır. Yani cihazın ölçüm yaptığı ortamın sıcaklığı sizin ayarladığınız değere ulaşana kadar kombi çalışır.

Üreticiler bu durumun önüne geçmek için kablosuz termostatlar geliştirmiştir. Özellikle son yıllardaki gelişmeler ile fiyatları gayet makul değerlere inmiştir. Bu taşınabilir, kablosuz termostatları istediğiniz odaya götürüp o ortama bırakınca ölçüm bu odada olsun demiş olursunuz ve termostatınız bir kaç dakika içinde o ortamın sıcaklığını ölçerek ısıtma sisteminize gereken komutları verir.

Eğer sahip olduğunuz termostatın program ayarı varsa sistemi istediğiniz saatte çalıştırıp yine istediğiniz saatte istediğiniz sıcaklıkta tutabilirsiniz.  Özellikle yaşlı bireylerle yaşayan veya çocuk sahibi olan kişiler için ya da evcil hayvan besleyenler için programlanabilir termostatlar büyük bir yardımcıdır.
Örnek vermek gerekirse;
08:00-11:30 21C çoçuğunuz okula gidene kadar eviniz sıcak olur
12:00-17:30 18C ev boşken boşuna ısıtılmaz
17:30-23:00 21C eve geldiğinizde sıcak bir ortamla karşılaşırsınız (doğru projelendirilmiş bir konutun sıcaklığını 3 derece arttırmak için yaklaşık 20dakika yeterli olur)

Eğer program fonksiyonu olmayan bir termostatınız varsa (ki bu termostatlarda da mutlaka akşam ve gece modlar vardır) istediğini termostatınızın olduğu odaya giderek bir tuşa basarak sistemi çalıştırabilirsiniz. (kendi evimde kullandığım sistem budur programa ihtiyaç duymuyoruz)


Termostatın Hassasiyeti
Bazen öyle bir an gelir ki yarım derecelik sıcaklık farkını bırakın 0.2-0.3 derecelik sıcaklık farkları bile kişi tarafından hissedilebilir. Her insanın, her ailenin alışkanlıkları ve konfor koşulları farklıdır bunu unutmamak gerek. Bu konuda kendi evimden örnek vermek istiyorum şu an termostatım 21 derecede çalışmakta bu değer aslında  bana fazla gelmekte ama ayar seçeneği olarak bu sıcaklığın bir altı 20.5derecedir bu da bana göre yeteri kadar ısıtmamaktadır. Malesef termostatımın hassas bir ayarı olmadığından ayarları hep 0.5 derece yükseltip indirebilmekteyim. bu yüzden belki de vücudum için en ideal olan konfor sıcaklığı olan 20.7-20.8 dereceler fakat bu hassaslıkta ayar yapamıyorum. Belki çok kaprisli bir yazı gibi gelecek ama bu sıcaklık farkları gerçekten hissediliyor özellikle bilgisayar başında çalışırken fazlasıyla hissediliyor. İşin diğer boyutu ise 20.7 C bana yetecekken boşuna 21C sıcaklığa çıkartıyorum evimi ve malesef daha fazla fatura ödüyorum. (çok sağlıklı bir hesaplama yapmadım ama %1-2 arasında yansır faturaya)














Oda Termostatlarının Avantajı
Sürekli çalışan ve tüketen bir ısıtma sistemi yerine ihtiyaca göre çalışan ve tüketen bir siteminin vazgeçilmezidir

Kullanıcıya konfor sağlar, hayatı kolaylaştır.

Ev sıcaklığını belirli bir seviyede tutar.

Sıcaklı siz belirlersiniz, istediğiniz sıcaklıkta kombi ateşlemeyi dolayısıyla gaz tüketimini sonraki çalışmaya kadar  durdurur.





23 Aralık 2012 Pazar

Perlatör Nedir? Ne işe yarar?

Perlatör muslukların(mutfak musluğu, banyo lavabosu musluğu, duş telefonu) ucuna takılan ve çıkan suyu havayla karıştırıp ıslanma etkisini arttıran bir aparatır. Ayrıca suyun çıkacağı fışkırtma deliklerinin çapını da ayarlamanıza ve dolayısıyla basıncıyla oynamanıza da izin verir. Halk arasında tasarruflu musluk başlığı olarak bilinir.



Günümüzde evsel kullanım için üretilen tüm kaliteli musluklarda perlatör bulunmaktadır ancak kalitesiz veya eski bir musluğa, yapı marketlerden kolayca bulabileceğiniz bir perlatör takarak günümüze uygun, verimli bir musluk sahibi olabilirsiniz. Bu küçük alet suyu verimli kullanmaktan başka işlere de yaramaktadır. 


İşlevi;
1) Suyun basıncına göre %30-50 arası verimlilik sağlar

2) Enerji kullanımında %20-30 verimlilik sağlar

3) Suya hava karıştırarak bol oksijenli su verir.Bol oksijen, sudaki klorun uçmasını hızlandırarak klorfenolun yarattığı kokuyu uzaklaştırır.

4) Suya bol oksijen verdiği için suyun tadı güzel olur.

5) Hava karışımlı su daha geniş bir alana yayılarak yıkadıklarımız üzerinde deterjan ve sabun artığı bırakmaz.

6) Islanma etkisini arttırı

7) Debi ve akış hızını düzenlediği için etrafa su saçılmasına engel olur.

8) Suyun hacmini arttırıp basıncını düşürür(tersini de yapabilir)

9) Suyu yabancı cisimlerden filtre eder.(bu biyolojik bir filtre değildir. bu yanlış anlaşılmamalıdır)

10) Fıskiyeli akışıyla sebze ve meyvelerinizi daha temiz ve hijyenik yıkamanızda etkilidir. Su basınçlı ve ince aktığından sebzeler üzerindeki ince kumları ve böcekleri temizler.


Sonuç olarak perlatörler daha az su harcayarak sizin hayat kalitenizi düşürmeden size hizmet ederler. Bu da verimlilik tanımına doğrudan uymaktadır. 

HATIRLATMA: yeni bir musluk, duş başlığı(telefonu) vb tesisat malzemeleri alırken içindeki perlatörün veriminin ne kadar olduğuna dikkat ediniz. Ürünün hangi fonksiyonlara (masaj yapan duş başlıkları vb) sahip olduğunu sorunuz 

21 Aralık 2012 Cuma

Denizlerden Enerji Üretimi

Başlıkta da belirtildiği gibi denizlerden enerji üretimi üzerine üniversitede Çevre Yönetimi dersi için hazırlanmış bir sunumdur.
Sunum;
*Gelgit enerjisi
**Dalga Akımı Enerjisi
***Yüzen Rüzgar Santralleri
**** ve bunlardan daha az bilinen bir kaç farklı metodla(merak edenler sunuma göz atabilir) elektrik üretme yollarını, fazla teknik olmayan, sözel ve görsel anlatımlarla aktarmaktadır.

Sunumdan alınan bazı görsel öğeler;




Üzerine kendi emeğinizi de katarak, paylaştığımız sunumu geliştirerek çok daha iyi bir sunum hazırlayabilirsiniz.



Sunum tarafımızdan hazırlanmış olup, kaynak belirtmek şartıyla her türlü çalışmada kullanılabilir. İndirmek için BURAYA TIKLAYINIZ

Yerden Isıtma


Son çeyrek yüzyılda plastik alanında yaşanan teknolojik gelişmeler bu ısıtma yönteminin iyiden iyiye insan hayatına yerleşmesini sağlamıştır. Basitçe anlatacak olursak; ana mantığı; yüzey alanını genişletip, sıcaklık farkını düşürerek daha az enerji harcamak ve daha konforlu ısı dağılımı sağlamaktır. Döşeme altına yerleştirilen borulardaki (sulu sistem) ya da kablolardaki (elektrikli sistem) ısının, döşeme yüzeyinden iç ortama verilerek mekanın ısıtılmasıdır. Bu sistemler son yıllarda klasik sistemlere alternatif olarak yaygın kullanıma sahiptir. Yüzey alanının genişletilmesi ve böylece akışkan sıcaklığının düşük olması bu sistemlerin avantajını arttırmıştır.


 Konu ve tasarım basit görünmesine rağmen projelendirme aşamasında yeterli dikkat gösterilmediği takdirde ısıtma anında sorunlar yaşanabilmektedir. Bu yüzden bir yerden ısıtma sistemi yaptırmaya karar verdiyseniz mutlaka çalıştığınız firma hakkında detaylı bir araştırma yapmalısınız.


Kullanım Alanları


Konutlarda ısıtma amaçlı kullanımın yanında; buzlanma tehlikesi olan yollarda, rampalarda, çatılarda ve spor sahalarında olmak üzere bir çok uygulama alanı mevcuttur ve giderek artmaktadır.



Konutlar

En çok uygulanan alandır. Homojen bir ısı dağılımı elde edilir, konforu arttırır. Klasik kaloriferlere göre daha düşük su sıcaklığında çalıştığı için yakıt tüketimi göreceli olarak daha azdır.












Cami, hangar, spor salonları
Bu mekanların ortak özellikleri hacimlerinin büyük olmasıdır. Isıtılan hacim ne olursa olsun sıcak hava yükselir ve hacmin üstünde birikir. Büyük hacimli yapılarda bu birikme ortamın konfor şartlarını hissedilir bir şekilde olumsuz etkiler. Bu nedenle özellikle büyük hacimli mekanlarda yerden ısıtmayla sağlanacak homojen dağılım konfor şartlarını hissedilir biçimde arttırmaktadır.







Camekanlı Mekanlar
özellikle cam yüksekliğinin fazla olduğu ya da camekanlı, vitrinli mekanlarda radyatör koyacak bir duvar alanı olmadığından yerden ısıtma sistemi bir çok avantajının haricinde fiziksel olarak da bir tercih sebebidir. Cam önüne radyatör koyulması durumunda ise korkunç bir ısı kaybı yaşanmaktadır.



Hamamlar   



Türk hamamları, yerden ısıtmanın ilk uygulandığı yerlerden birisidir. İyi bir izolasyon gerektirir. Hamamda istenilen sıcaklık, konutlardan yüksek olduğu için izole kalınlığı 5 cm’den az olmamalıdır. Hamamda sadece döşeme değil, insanların belini dayadığı duvarlara da belirli bir seviyeye kadar (bir metre civarında) ısıtma yapılır. Hamamın yaz kış çalışması gerektiği dikkate alınarak projelendirilmelidir; yaz aylarında kapalı durumda olan radyatör ve klima santralı gibi cihazlar, ısıtma devrelerinden ayrı bir ısıtma devresine sahip olmalı veya bu devrelerden vanalar ile kolayca ayrılabilmelidir. Mutlaka bağımsız bir kollektör grubu ve sıcaklık kontrolü olmalıdır.





Yüzme Havuzları

Kapalı yüzme havuzu çevresinde yalın ayak dolaşan insanlara konfor sağlamak ve havuz hacminin ısıtılmasına takviye yapmak amacı ile yerden ısıtma yapılır. Ancak bu bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta vardır; etrafa sıçrayan su damlalarını  ısıtma sisteminin etkisiyle çok hızlı buharlaşacaktır ve ortamın nemini arttıracaktır. Havuzun nem hesabı yapılırken havuz çevresinden buharlaşacak su, mutlaka dikkate alınmalıdır.




Çatılarda
Kış rüzgarları çatılarda kar biriktirir. Çatı üzerinde biriken kar, binanın içinden çatıya akan ısıyla veya havanın güzel olduğu saatlerde güneş ışınlarının etkisi ile erimeye başlar. Eriyen kar, saçaklara doğru yönlenir ve gece-gündüz sıcaklık farklarından dolayı tekrar donarak buz bariyerlerinin oluşmasına yol açar. Erimeye devam eden kar suyu, bu bariyerlerin arkasında birikir. Biriken su, çatıdan içeri sızarak bina içine zarar verir ve bariyeri aşarak sarkıtların oluşmasına neden olur. Kar, buz ve sarkıtlar düşerek insan sağlığını ve hayatını tehdit etmektedir. Bunu engellemek için; olukların içine, çatı kenarlarına, elektrikli döşemeden ısıtma yapılır.




Buzlanma tehlikesi olan yollarda ve rampalarda
Buzlanan yollar her zaman tehlikelidir ve ülkemizde bu yüzden her yıl birçok kaza meydana gelmektedir. Bunu önlemek için buzlanan yollara, özellikle rampalara döşemeden ısıtma yapılır. Isıtma için çoğunlukla uygulanan sistem, elektrikli döşemeden ısıtmadır. Buzlanmayı önlemek için kurulan sulu sistemlerde ise boruların içindeki suyun donma tehlikesine karşı, sistemin antifriz içermesi gerekir.




Merdivenlerde
Buzlanan merdivenlerde de çatılara benzer bir durum söz konusu olduğunda elektrikli döşemeden ısıtma yapılabilir.

Çim kaplı alanların ısıtılmasında
Elektrikli döşemeden ısıtmayla, golf ve futbol sahalarında toprak ısıtılabilir. Çimlerin doğal ortamda büyümesi baharda başlar; bu büyüme süresi, çimlerin köklerinin ısıtılmasıyla hızlandırılır. Isıtılan çim alanlar, doğal ortamdaki büyüme süreçlerine göre 2 ay önceden kullanıma hazır olur.

konuyla ilgili kaynak Makina Mühendisleri Odası Makalesidir. Makaleye ulaşmak için BURAYA TIKLAYINIZ
















18 Aralık 2012 Salı

Elektrik Tüketimini Hesaplama

Elektrikli eşyalar modern şehir yaşantısının vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Ancak bu aletler hayatımızı kolaylaştırırken bir yandan da bize ekonomik yük olmaktadır. Bu bölümde standart bir evde bulunan elektrikli eşyaların ortalama  tüketimlerini değerlendireceğiz. Belirtilen rakamlar benzer ürünlerin farklı marka modellerinde değişkenlik gösterebilir yani aynı ekran boyutunda fakat farklı iki markanın televizyonu ya da benzer durumda fırınlar, su ısıtıcılar farklı miktarlarda elektrik tüketirler.
Bu yüzden marka vermeden kendi evimdeki elektrikli aletler üzerinden örnekler vereceğim. Örneklere geçmeden önce GÜÇ tanımını kafamızda iyice kavrayalım. Elektrikli bir alet için gücü, birim zamanda çektiği elektrik olarak düşünebilirsiniz. Teknik konulara girip sıkmak istemiyorum bu şekilde bir düşünce yaptığımız işi anlamamız için yeterli olacaktır

  • masaüstü bilgisayar (200watt)
  • televizyon (70watt)
  • çamaşır makinası (2200watt)
  • saç kurutma makinası (1200 watt)
  • su ısıtıcı (2000watt)
  • laptop (90watt)
  • modem(10watt)
  • elektrik süpürgesi (1200 watt)
  • elektrik süpürgesi (1600 watt)
  • ocak üstü aydınlatma (40watt)
  • banyo aydınlatma (40watt)
  • katı meyve sıkacağı (700 watt)
  • ütü (2000W)
  • yatak odası aydınlatması (18watt)
  • oda1 aydınlatma (25watt)
  • oda2 aydınlatma (20watt)
  • salon aydınlatma (50watt)
  • mutfak aydınlatma (30watt)
  • koridor aydınlatma (23watt)
  • banyo aydınlatma (40watt)
Şimdi bu aletlerden birkaçı üzerinden kullanım-fiyat açıklaması yapacağım;

Örneğin bir masaüstü bilgisayarı ele alalım. günlük çalışma saati ortalama 8 saat olsun

200W x 8h = 1600Wh

1600 Wh= 1.6KWh yapar

bunu bir ay için hesaplaycak olursak

1.6KWh x 30 = 48KWh hesabına ulaşırız.


Elde ettiğimiz değeri  Elektrik Faturası Hesaplama konusunda paylaştığımız excel hesabında yerine koyarak günde ortalama 8 saat çalışan bir bilgisayarın elektrik faturasına nasıl bir yük oluşturduğunu görmüş oluruz.


Şimdi ise sürekli olarak prize takılı olan yani buzdolabı gibi otomatik kontrolle çalışan bir aleti inceleyelim.

Öncelikle buzdolabı teknolojisinin her gün gelişmekte olduğunu ve sürekli daha üst enerji sınıfı ürünler üretildiğini hatırlatmak isterim. ikinci olarak otomatik kontrolle çalışan bu tip aletler kullanım sıklığına göre kendi çalışacağı zamanı ayarlarlar. yani buzdolabının doluluk oranı, kapağının açılma sayısı, süresi vb etkiler tüketeceği elektriği etkiler. benim kabulum ortalama 55watt ile çalışan bir buzdolabıdır. 

Bilgisayara göre oldukça düşük görünen güç değeri sizi aldatmasın çünkü bu aletler sürekli çalışmaktadır.

55W x 24h x 30gün =  39600Wh

39600Wh= 39.6 KWh


Yine Elektrik Faturası Hesaplama sayesinde buzdolabınızın aylık parasal yükünü hesaplayabilirsiniz.


Size önerim evinizde günlük hayatta en çok kullandığınız aletlerin üzerine onların parasal tüketimlerini yazın. Çünkü elektrik bir çok kişiye çok soyut gelmekte ve kıymet bilmeden harcanmaktadır. Belki bu şekilde diğer aile üyelerinin de  elektriğin değerini anlamasını sağlayabilirsiniz. 
Başka bir yazıda görüşmek üzere. 
Aklınıza takılanları yorum yoluyla sorabilirsiniz






Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Haritası


Harita Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından hazırlanmış olup, ilgililerin, öğrencilerin
ve araştırmacıların çalışmalarında kaynak olarak gösterebileceği güzel bir derlemedir. harita 
araçları kısmından;

  • hihroelektrik santraller
  • termik santraller
  • rüzgar santralleri
  • trafo merkezleri
  • petrol ve doğalgaz arama sahaları
  • altın, kömür, bor;  toryum, trona, uranyum, mermer kaynakları
seçeneklerini işaretleyerek aradığımız bilgiye en doğru şekilde ulaşabilirsiniz.


Elektrik santrallerini aktif hale getirdikten sonra harita üzerinde istediğiniz birime tıklayarak hakkında bilgi alabilirsiniz. (İşletmeci, Kurucu güç, Santral sayısı)

Verimlilik ve Tasarruf


Enerji konusunda en çok karıştırılan şeylerden biri verimlilik ile tasarruf arasındaki farktır. Çoğu zaman birbirine çok yaklaşan bu iki kavram enerji tüketicileri yani bizler tarafından iyice kavranmalıdır
Verimlilik; yaşam kalitesini, standardını düşürmeden daha az enerji harcamaktır (yanlış bir adı olsa da tasarruflu ampuller aslında çok iyi bir verimlilik örneğidir), tasarruf ise daha az enerji harcamak için bir takım kısıntılar yapmaktır ve bu kısıntılar doğrudan hayat standardını etkilemektedir(aydınlatma ampulünü kullanım dışı bırakmak)

Örneğin her ay otomobilimizin deposunu 200 liralık yakıt doldurup 1000 km yol yapıyoruz diyelim. Eğer tasarruf yapmak istersek daha az otomobile binmemiz gerekir. Durum ne olur? 150 liralık yakıt ve 750 km yol karşılığında otomobil zevkinden biraz uzak kalırız. Bu tasarruf kavramını açıklamada güzel bir örnektir. Verimlik ise daha gelişmiş bir yakıt ya da daha gelişmiş bir motor kullanmak ve 1000km yolu 185liralık yakıt ile yapmaktır. Görüldüğü gibi yapılan yol değişmez ama harcama azalır.
Bu örneği hayatın her alanında çoğaltmak mümkün. İşte bu yüzden sayfamızda  tasarruftan çok verimlilik üzerine fikirleri bulacaksınız.

Su Faturası Hesaplama


Su faturasının Excel ortamına atılmış halini içerir. Daha önce elektrik faturasında belirttiğim gibi su faturaları da  şehir, içle bazında farklılıklar gösterir. bu hesaplama aracını kolay kılan şey ise her giderin açık bir şekilde gözüküyor olması. nereye kaç para ödeme yaptığınızı kolayca görebilirsiniz. Günlük hayatınızda ya da herhangi bir özel işinizde tükettiğiniz suyu hesaplayıp anında faturaya ne kadar yansıdığını görebilirsiniz. 

excel ile su faturası hesaplama:
İNDİR